Virüsle mücadele konusunda yoğun eleştiri alan Tahran Yönetimi tedbir kapsamında ülke genelinde 70 bin mahkumun serbest bırakıldığını duyurdu.
İran,
Koronavirüs nedeniyle Çin’den sonra en fazla ölümlerin yaşandığı ülke oldu.
Güncellenen son ölüm raporunda ülke genelinde kurban sayısının 237’ye çıktığı açıklandı. Resmi açıklamada toplam vaka oranı ise 7 bin 161 olarak bildirildi. Şu ana dek ölüm ve vaka sayısı en fazla Tahran, Kum, Mazenderan, Tahran ve İsfahan’da görüldü.
Virüsle mücadele konusunda yoğun eleştiri alan Tahran Yönetimi tedbir kapsamında ülke genelinde 70 bin mahkumun serbest bırakıldığını duyurdu.
Devlet Hapishaneler Müdürlüğü serbest bırakılan mahkumların suç dağılımı konusunda açıklama yapmazken, İranlı gazeteci Taha Kirmani, bırakılan mahkumların büyük oranda mehr, çek, senet dolandırıcılığı, kız kaçırma, gasp, yaralama, yolsuzluk gibi suçlardan mahkum edilen kişilerden oluştuğu bilgisini verdi. Kirmani, serbest bırakılma olayı ağırlıklı olarak Tebriz, Kerç ve Tahran hapishanelerinde gerçekleşti. Evin ve Kızıl Hisar hapishaneleri en fazla mahkumun serbest kaldığı merkezler oldu. İran'da toplam tutuklu sayısı bu olaydan önce 250 binin üzerindeydi’ dedi.
Siyasi tutuklular serbest kalmalı
Öte yandan Güney Azerbaycan Milli Uyanış Hareketi Başkan Yardımcısı Elyar Makuyi Referansmedya.com’a yaptığı açıklamada ‘keyfi nedenlerle İran zindanlarında alıkonulan 14 Türk aydının acilen bırakılmalıdır’ dedi. Makuyi, şu ana kadar serbest kalan 70 bin kişi arasında rejimi yalnızca fikir planında eleştiren ve hiçbir silahlı-terör faaliyetine katılmadığı halde hapse atılan isme rastlanılmadığını kaydetti. Makuyi Türk tutukluların acilen serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Halka yalan söyledik
İran Meclisi Tahran Milletvekili Gulamrıza Haydari, ‘yeni tip koronavirüsün çıkış ve yayılma dönemlerinde yönetimin halka yalan söylediğini’ ifade etti. Haydari,
‘Bazı olaylarda halka yalan söyledik. Yeni tip koronavirüsün yayılmasıyla ilgili gerçekler de geç açıklandı. Bu durum güvensizliği artırdı." dedi.
Virüsün ilk görüldüğü Kum kentinde gerekli tedbirlerin alınmamasını da eleştiren Haydari, halkın sağlığını tehlikeye atacak adımların ülkede idam cezası gerektiren "yeryüzünde bozgunculuk çıkarmak" suçuyla eşdeğer olduğunu söyleyerek, sorumluların yargı önüne çıkarılmasını istedi
