Genel

Merkez Bankası faizi yüzde 13'e indirdi!

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 14'ten yüzde 13'e indirdi.

Abone Ol

TCMB'nin bu kararıyla yıl başından bu yana düzenlenen yedi PPK toplantısının ardından ilk defa faiz oranı değiştirilmiş oldu. 2021 yılı Eylül ayında politika faizinde indirim kararı alan TCMB, ocak ayına kadar faiz oranını yüzde 19'dan yüzde 14'e çekmişti. Faiz indirimi kararının ardından dolar/TL kuru yükselişe geçti ve 18 TL'yi aştı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Para Politikası Kurulu (PPK) faiz kararını açıkladı. Kurul, yılın sekizinci toplantısında faizi yüzde 13 seviyesine indirdi. Karar metninde, "Jeopolitik risklerin dünya genelinde iktisadi faaliyet üzerindeki zayıflatıcı etkisi artarak sürmektedir. Önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyonun kaçınılmaz bir risk faktörü olduğu değerlendirmeleri yaygınlaşmaktadır" denildi.Metinde ayrıca şu ifadeler yer aldı: "Türkiye’nin geliştirdiği stratejik nitelikte çözüm araçları sayesinde temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının olumsuz etkileri azaltılmış olsa da uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artış eğilimi sürmektedir."

DOLAR/TL 18 LİRANIN ÜZERİNİ GÖRDÜ

Faizin uzun süredir sabit tutulması nedeniyle sürpriz olarak değerlendirilen kararın ardından dolar/TL kuru 18,13'ün üzerini test etti. Ekonomistler TCMB'nin politika faizini yüzde 14'te sabit bırakmasını bekliyordu."Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 14’den yüzde 13’e indirilmesine karar vermiştir. Jeopolitik risklerin dünya genelinde iktisadi faaliyet üzerindeki zayıflatıcı etkisi artarak sürmektedir. Önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyonun kaçınılmaz bir risk faktörü olduğu değerlendirmeleri yaygınlaşmaktadır. Türkiye’nin geliştirdiği stratejik nitelikte çözüm araçları sayesinde temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının olumsuz etkileri azaltılmış olsa da uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artış eğilimi sürmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Bununla birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğu ile işgücü piyasalarındaki katılıklara bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini vurgulamaktadırlar. Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerinde ayrışma devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdüğü gözlenmektedir.